Sürdürülebilirlik ve ESG

İşletmelerde çevresel sürdürülebilirlik, genellikle enerji verimliliğini artırma, yenilenebilir enerji kullanma, karbon emisyonlarını azaltma ve atıkları azaltma stratejileri gibi sürdürülebilir stratejileri bir kuruluşun operasyonlarına dahil etme uygulamasıdır.

Bu kurumsal ortamlarda, kararlar çevresel faktörleri dikkate alır ve operasyonların etkisini kontrol etmeyi, uzun vadeli yükümlülükleri en aza indirmeyi ve sadece şirket için değil, insanlar ve gezegen için kârı en üst düzeye çıkarmayı amaçlar. Şirketler sürdürülebilirliğe odaklanarak iklim değişikliği ve doğal kaynak kaybı gibi sorunlarda etkili olmak için toplu olarak çalışabilirler.

Bu hedeflere ulaşmayı başaran şirketler, doğal kaynakları dikkatli kullanmak ve ambalaj kullanımını azaltmak gibi, sektörlerine özgü stratejileri birlikte kullanarak bunu yaparlar.

Bu yaklaşımı benimserken, işletme sahiplerinin enerji verimliliğini birinci öncelik olarak görmeleri gerekir. AWS, 2025 yılına kadar %100 yenilenebilir enerji kullanımına ulaşma hedefine yaklaşırken, AWS'ye geçmek bir kuruluşun iş yükünün karbon ayak izini etkili bir şekilde azaltabilir. Buluta geçmek ve enerji tasarruflu cihazlar ve yazılımlar kullanmak, güç kaynaklarının aşırı tüketimini, aşırı sera gazı emisyonlarını ve atıkları da azaltır.

İş sürdürülebilirliğine yaklaşım için birçok yol vardır. Şirketler, karbon emisyonlarını, hava kirliliğini, su kirliliğini ve atıkları azaltmak için eyleme geçirilebilir adımlar atmak gibi ulaşılabilir ve gerçekçi hedeflere odaklanmalıdır.

Çoğu durumda, yüksek miktarda enerji tüketen operasyonel alanları belirleyerek başlamak en iyisidir. Veri merkezleri ve sunucular gibi tesislere güç sağlamak için yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmak gibi, enerji kullanımını azaltmanın yollarını keşfedin.

Sürdürülebilir dijital çözümler için AWS'ye geçmek bu hedefe doğru atılmış bir adımdır. AWS, BT altyapısında verimliliği desteklediğinden ve operasyonlara giderek daha yüksek oranda yenilenebilir enerjiyle güç sağladığından, müşterilerimiz kendi karbon ayak izlerini etkili bir şekilde azaltmaktadır.

Yapay zeka ile izleme ve takip, sürdürülebilir işletmelerin otomatik iş akışlarını benimsemelerine de yardımcı olabilir. Makine öğrenimi ve malzeme, üretim ve lojistiğin optimize edilmiş takibi gibi konularda yapay zekaya güvenmek, bir kuruluşun karbon ayak izini sınırlarken ekip üretkenliğini de en üst düzeye çıkarabilir. Düşük enerjili aydınlatma tesisatı, verileri buluta taşıma ve kağıt kullanımını bırakma, tek bir işletmenin çevre üzerindeki etkisini etkili bir şekilde azaltan diğer stratejilerdir.

Hızla büyüyen iklim değişikliği endişeleri ve çevresel bozulma, sürdürülebilirliği günümüz işletmeleri için bir zorunluluk haline getirmektedir. Daha sürdürülebilir bir işletmenin avantajları çok yönlüdür:

• En önemli avantaj, iklim değişikliği etkileridir. Doğal kaynakların dikkatli kullanımı, yenilenebilir enerji kaynaklarına geçmek ve gereksiz güç tüketimini ortadan kaldırmak fark yaratabilir.
  .
• İleri görüşlü endüstri liderleri, geleneksel iş modellerini modern pazar ihtiyaçlarını karşılamak için uyarlayacaktır. Tüketiciler neredeyse tüm sektörlerde daha yeşil çözümler ve daha sürdürülebilir iş uygulamaları bekliyor. 
• Sürdürülebilir işletmeler rakiplerine göre rekabet avantajı kazanır. Toplumsal bilinci olan tüketiciler, iş stratejilerine sürdürülebilirliği dahil eden şirketlere geçerken bu çabalar, marka sadakati ve güven oluşturmaya yardımcı olur. 
• İş sürdürülebilirliği, enerji tüketimini ve endüstriyel atıkları azaltarak operasyonel maliyetleri düşürür.
• Enerji verimliliği ve üretim yoluyla çevreye saygı duymak insan kaynaklarını ve paydaşları cezbeder. 
• Birlikte ele alındığında, bu faktörler kurumsal büyümeye katkıda bulunurken, iş operasyonları için daha sürdürülebilir hedeflerle uyumludur.

Sürdürülebilir yatırım kârlı olabilir. Çeşitli faktörler bu yatırımları finansal olarak faydalı kılar:

• Tedarik zinciri içindeki gereksiz süreçlerin ortadan kaldırılması operasyonel maliyetleri azaltır.
• Gelişmiş araçlara erişilebilirlik, ekip işbirliğini geliştirebilir. 
• Otomatik iş akışı ve yapay zekayla izlenen sistemler, ekiplerin enerji israf edilen faaliyetlere katılmak yerine görevlere öncelik vermesine ve yeniliğe odaklanmasına olanak tanır. 
• Şirket büyümenin ve yeni fırsatlar bulmanın yollarını araştırırken, bu kültürel değişimler genel iş operasyonlarını olumlu yönde etkiler.
•  Sonuç olarak, şirketler daha kaliteli ürünler ve teslimatlar üretebilir. Bu da tüketici memnuniyetinde ve müşterileri elde tutma oranında artış sağlayabilir. 
• Güvenli bir iş yeri ortamı ve sürdürülebilir iş uygulamalarına değer veren bir kurum kültürü, yüksek performanslı adayları şirkete çekebilir.